Unutma

Zillet olmak yerine ziynet olmayı tercih et...

28 Şubat 2020

Ya Rab!


Aşıkların beşerdir, şaşar kalır harab
Aciz kulun sana sığınır, sensin ona ahbab
Yüz çevirsen bizden derman olur hem ırak
Sensiz ahvalimiz bilinmez ya Rab

Muhammed'in özü sözü birdir
Sen yakınsan ona, takati iyidir
Aşığın halini yol ehli bilir
Bizi Muhammed ahaline yakıştır ya Rab

Mümine din ne gerek arif olan bilir
Münkir münafık seninle savaş halindedir
Ölmüşe anlatsam seni ruhu bedenden dirilir
Nûrun ‘alâ nûru bizden esirgeme ya Rab

Dert gam keder doludur bu camia
Düşersen derdine zulümdür bu dar-ı fena
Sevenler hep bırakmış malı mülkü burada
Aşk servetinden mahrum etme ya Rab

Aciz Ahmet bir çare sana açar ellerini
Kaybetmemiştir umarım verdiklerini
Evliya olmak kolay aşığın temeli
Sana şayan kalmayı nasip et ya Rab

Ahlak hamuru ile yoğrulan insandır insan
Hamurun bozuksa neye yarar evliya olsan
Halin olsun pinhan ayandır edeple irfan
Şemme Vecullah'a (bin kere) kurbanım ya Rab



Sözlük:
Şemme Vecullah - Allah'ın parlayan cemali
Şayan - Yakışan, layık olan, değerli
Dar-ı Fena - Dünya
Nûrun ‘alâ nûr - Nur üstünde nur (Çok üstün fevkalade manalarında ve umulandan fazla nail olunan iyilik ve nimetler)
Pinhan - Gizli olan

Puhten, gönülden kopan yakarış...




Ey gönüllerin aradığı huzurun ta kendisi Rab, ruhumuza ve tüm benliğimize şifa kaynağı...
Yegane güzelliğin tek anlamı Allah'ım

   Şefkat ve aşkın ile bizleri kötülüklerden arındır, her iç çekişimizle habibin Mustafa'nın o güzel kokusunu hissedebilmeyi, her sıkıştığımızda Hızır'ın o güzel yoldaşlığını bizlere nasip et.

   Yıllar ve aylar bir kenara saatler içinde dakikalar, onların içinde saniyeler, her saniyede saliseler ve onların içinde ki her anda gözümüze, kulağımıza, dilimize, ellerimize ve ayaklarımıza yalnız sen sahip çık ki gözlerimiz ile doğruları görelim, kulaklarımız ile doğruları işitelim, dilimiz ile doğruları konuşalım, ellerimiz ile hayır işleyip ayaklarımız ile hayra yürüyelim Kudretlim.

   Biz beşer şaşarız, sen Külli akla sahip mütevaziliğin ve doğruluğun ta kendisi El-Hakemsin son hükmü verensin. Olur ya şaşarız, sen doğru yoluna ilet bizleri Sevgilim.

   Hayat boyu Adem-i Ma'na (Maneviyat insanı) olabilmeyi, o güzel aşıkların ve dostların ile aynı yolda yürüyebilmeyi, en nihayetinde senin o göz kamaştıran kudretinin ve güzelliğinin yanında aynı sancak altında toplanabilmeyi dostlarına yoldaş, sana dost olabilmeyi nasip eyle Sultanım.

   Kuldur hep ister, hayır şer bilmez talep eder. İstek ve arzularımızın en hayırlı ve güzelini bizlere nasip edensin sen Rab

   Ahlak ve namusu, erdem ve hayayı elden bırakmadan yaşayabilmeyi, nefsimizi eğitip pak hale getirebilmeyi, egolarımızı bir kenara bırakıp hoş görü ve arifane hallerimiz ile puhten eyle bizleri Sevdiğim, Tanrım, Allahım, Kudretlim, Nazlım...






Puhten: Farsça, pişmek demektir. Aşk ateşinde yanıp pişmeyi ifade eder.