İnsanlar neden hiç bir şeyi anlamadan
toplum algısı ile yargılar ki? Sizden ricam yargı ve öğrendiklerinizi bir
kenara bırakarak beni dinlemeniz...
Yüce Allah kâinatı 6 günde kurup
âdemoğlunu 110 Bin yılda yarattı. Bedenlerimizi rahmet yağmurunda yıkayıp boş
vücuda ruh üflendiği zaman ruh şunu dedi. Ey Rab! Beni senden ayırma beni
karanlık bir kutuya hapsetme, burada sen yoksun! İşte o zaman Allah bedene
nüfus edince ruh dedi ki; Tamam burada da sen varsın....
Allah insanı yaratacağı zaman tüm
melekler toplanıp Allah’a yeryüzünde kan dökecek bir topluluk mu yaratacaksın,
Bizim ibadetimiz sana yetmiyor mu? Dedi.
İblis ise ben onlara secde etmem onlar topraktan
yaratıldı ben ise ateşten. Ateş toprak altında yanmaz toprak üstünde yanar ben
onlardan üstünüm dedi ve secde etmedi.
İblis cennette gezerken ağzına bir
balgam geldi. Havalandı kendini büyük gördü ve dedi ki nasıl olsa buraların
kralı benim! Ve Allah’ın nuruna tükürdü. Bu tükürük bir lanet halkası oldu ve
iblisin boğazına geçti. Allah diyor ki yarattığım âdeme(insana) bakması için o
halkayı boğazına geçirdim ama o gözünü aşağı çevirdi. Halka çenesine
dayanmasına rağmen o gözünü yukarı çevirmedi.
Oysaki baksaydı âdemde de beni
görecekti. Hatta bu konu Yasin suresi ayet 8 de şöyle geçmektedir. Şeytanlaşmış
insanlardan örnek vererek der ki;
“Çünkü biz onların boyunlarına
kelepçeler geçirm
işiz. O kelepçeler çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı, gözleri aşağı bakar somurtmaktadırlar.”
işiz. O kelepçeler çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı, gözleri aşağı bakar somurtmaktadırlar.”
Ve yine iblis Araf suresi ayet 16 da
diyor ki Allah’a;
“Öyleyse, dedi, beni azdırmana karşılık,
ant içerim ki, ben de onlar için senin doğru yolunun üzerine oturacağım.”
Biz diyoruz ki keramet ve mucize
Allahındır! Ama bunlar diyor ki benim mucizem ve kerametim var. Toplum
olarak okumadığımız ve araştırma yapmadığımız için de insanlarımız mistik
olaylara inanıyor, seviyor ve onların kulu kölesi oluyor.
Bir
söz der ki Halka yaranam dedim Hakk beni boşladı, Hakka yaranam dedim Halk beni
taşladı.
Gerçekleri dile getiren insanlara her
daim zarar verdiler. Bakınız Seyid İmameddin Nesimi gibi, Pir Sultan Abdal
gibi, Hallacı Mansur gibi Evliyaları toplumumuzun bazı kısımları (sadece Türk
toplumu değil, tüm insanlıktan bahsediyorum) saygı duyup inanmaktan ziyade
taşladılar, astılar, kestiler, şehit ettiler.
Kaldı ki Kerbela vakasında da
kendilerine güya "Müslüman" diyen hilkat garibeleri, Peygamber
torunlarını ve evlatlarını gözlerini kırpmadan kestiler. Bir düşünün lütfen 73
(Bunların yarısı kadın ve çocuktu.) kişiye karşı 70.000 eli kılıçlı ve
gözlerini hırs ve kan bürümüş kişi…Sizce adaletli mi? Bugün anlatılan birçok
durum eksik veya yanlıştır.
Konuları çok uzattığımın farkındayım
lakin konuşacak o kadar fazla durum var ki..Ben size kendimden bahsedeyim. Çocukluğum
ve gençliğim döneminde çevrem tarafından ibadet etmem için teklif yapılıyordu.
Oğlum namaz kıl, oruç tut, yoksa cehenneme gidersin, Allah çarpar, Allahtan
kork!!
O zaman korkumdan yapıyordum, bazen de
umursamıyordum bunu ama içimde ki ses bir eksiklik olduğunu her zaman
bağırıyordu adeta. Nice zaman sonra Allah'ın o bahsettiği Sırat-ı Müstakim'i
yani Yolu tanıdım. Aklımda ki soruları nasıl ibadet edeceğimi sordum.
Bulduğum cevaplar karşısında resmen kanım donmuştu. Hayatım boyunca böylesine
şok olmamıştım. Çünkü bugüne kadar ailem ve çevremin bana dayatmaya çalıştığı
İslamiyet bilgisi ve kültürü Allah'ın Yol için söylemlerine göre başlı başına
sahte ve yanlıştı.
Hz. Muhammed diyor ki İslam mantık
dinidir. Mantığınızın kabul etmediğini siz de kabul etmeyin. Bugüne kadar
her hoca her din adamı ısrarla Allah görünmez Allah mekansızdır, Allah burada
değildir vs. vs. saçma sapan açıklamalar yaparken Hz. Ali diyor ki “Ben
görmediğim Allah’a inanmam.”
Eren Evliyalar bana aşkı aşılamaya
çalıştı. Allah olmasaydı aşktan söz edilemez derler hep. Nitekim aşk bu kadar
güzel bir şey ise aşkı yaratan ne kadar güzeldir acaba? Sorusu ortaya
çıkmaktadır. Bu eşsiz düşünceler ve mantığa uygun gelen fikirler doğrultusunda
ben de bu yola baş koydum. Allahtan eskisi gibi korkmuyorum artık. “bunu
yapmazsan cehennemlik olursun” sözlerini dinlemiyorum artık. Ben Allah’ı
incitmekten korkuyorum. Onu üzmekten korkuyorum. Bu yol için tarif mümkün
değildir ancak kelimelerin yettiği kadarı ile deniyor ki “Bu yol ateşten
gömlektir giyemezsin, Demirden leblebidir yiyemezsin. Gelme ha gelme, Dönme ha
dönme.”
Bu yolda ikrar vardır. Bu yolda
Mahkeme-i Kübra vardır. Bu yolda musahip kardeşliği vardır. Diğer zihniyetin
uyguladığı gibi elini kolunu sallaya sallaya Allah’ın yoluna girilmez. Allah
bizim için emek harcadı ise bizde ona ulaşmak için emek harcamalıyız.
Bir sonra ki yazıda görüşmek üzere,
sevgiler saygılar.